Depresif bir dans: Irmak Ecem ilk teklisi “I” ile dinleyiciyi derinlere götürüyor

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümünü kazandım. Oyunculuğa yeteneğim olduğunu, bölüm değiştirmek istediğimi hissettim ve üniversitede oyunculuk okumaya karar verdim. - “I” ilk tekliniz ama uzunca süredir müzik ve sanatın diğer dallarıyla ilgilisiniz. . Okulun son dönemlerinde müzikten uzaklaşmıştım. Seçtiğim şarkı O Ses Türkiye’nin hiçbir formatında söylenmemiş bir caz şarkısıydı, “All the Things You Are”. ) Önceki yıl Kıbrıs’taydım ve profesyonel ekiplerle sahne almaya, vokalimi ve sahnemi geliştirmeye, solist olarak özgüven kazanmaya başlamıştım. BURSA’NIN ‘DELİ AYTEN’İ- “Bursa Bülbülü” filminde, kentin sevilen simalarından “Deli Ayten”i oynadınız. Ailede müzisyen yok ama ben küçük yaşlardan beri müzikle iç içeyim. . Irmak Ecem’le yaratım yolculuğunu konuştuk. Lise dönemi gelince, “Kesinlikle güzel sanatlar okumalıyım” dedim. Konuşurken bir anda rolü teklif etti, hiç düşünmeden kabul ettim. Mix ve mastering’i ise vokal kayıtlarda beni inanılmaz rahatlatan ve de şarkının sesini iyice parlatarak işi başka bir seviyeye taşıyan Memet İncili yaptı. Umarım o da olacak. Filmde çok fazla gözükmüyor “Ayten” ama adı bile geçse Bursalılar için çok özeldir. ) Yıllardır kurduğum o hayalim sihirli bir şekilde gerçekleşmiş oldu. O Ses Türkiye’ye 2018’de katıldım. Sanırım ilginç bir deneyim olmuştur. Şarkının nakaratında yer alan “Hadi bul beni, etrafım sarıldı/ Çek vur beni, etrafım sarıldı” sözleri aslında o karanlığa bir davet. (Gülüyor. - Teklinin üretim süreci nasıl gerçekleşti? Yeni tekliler ve albüm bekleyebilir miyiz?“I” yazdığım ilk şarkılardan. Bize kendinizi kısaca tanıtabilir misiniz?Çocukluğum Bursa’da geçti. (Gülüyor)",Hem müzik alanında hem de oyunculukta yetenekli bir isim Irmak Ecem. . . Dinleyici olsaydım şarkıyı yazarken hissettiğim ve olmasını istediğim o depresif ama dansa çağıran havayı yine hissederdim. “Deli Ayten” rolü sizi nasıl buldu?Bursalı olduğum için “Deli Ayten” zaten çok iyi bildiğim bir karakterdi, Bursa’da heykeli bile vardır. Mete şarkıya çok şey kattı, var olan duygusunu kaybetmeden benim kurduğum yapıyla çok oynamadan şarkıyı büyüttü, duymak istediğim sert, karanlık ama dans ettiren dünya zamanla oturdu ve ortaya çıkan ses ikimizin de çok hoşuna gitti. İstanbul’a döndüğümde seçmeler devam ediyordu, katıldım ve hemen çağırdılar. Vokal kayıtları Vibes Stüdyo’da alındı. . O dönemde de “Bursa Bülbülü” için “Deli Ayten”i arıyordu. ‘NEDENSE BEYAZ’I SEÇTİM’ - Sanırım bir O ses Türkiye deneyiminiz de var. Beyaz ve Murat Boz döndü, Murat Boz, aynı okuldan mezun olduğumuz için ona gitmemi çok istedi ama ben nedense Beyaz’ı seçtim. Yarışmaya katılma sebebim çevremin yıllardır devam eden baskısıydı aslında. Belli aralıklarla tekli yayımlamayı düşünüyorum. Sözünü sakınmadan söyleyen, karanlığından korkmayan cesur bir karakter var içinde. Şarkının demosunu dijital ortamda hazırlamıştım, daha sonra işlerini çok beğendiğim Mete Birgören’le bir araya geldik ve prodüksiyon süreci başlamış oldu. Ben de gurur duyuyorum böyle güzel bir filmde onu temsil ettiğim için. Bir sonraki şarkı belli. - “I”da yoğun bir dans ritmi var ama hüzünlü sözleri de dikkat çekiyor. ",. Kendisi aynı zamanda geçen yıl Ata Demirer imzalı “Bursa Bülbülü” filminde memleketinin kendine özgü simalarından “Deli Ayten”i canlandırmıştı. İki yıl önce evde besteler yapmaya başladığım dönemin meyvesi. Korkuyu kabullenmenin ve yenmenin bir manifestosu benim için o sözler. ) Yıllar geçti, yollarımız Ata Demirer’le kesişti. İlk teklisi “I” ile müzik alanında çıkış yakalamayı hedefliyor. Şarkı çok, sürekli üretiyorum. İsyan eden ama soğukkanlılığını koruyan bir kadın. (Gülüyor. Siz bir dinleyici olsanız, “I”yı nasıl yorumlardınız? “I” insanı hem hareketlendiren hem de sözleriyle derinlere, boğulduğu, utandığı, saklandığı yerlere götüren bir şarkı bence de. Mezun olduktan sonra hem müzik hem oyunculuk bir arada sürdü yıllarca. (Gülüyor) Hayatıma oyunculuk girdiğinde kafamda sürekli “Deli Ayten”i ben oynamalıyım, hatta ben yazmalıyım, bir şekilde onu ben canlandırmalıyım” diye hayaller bile kurardım. Çok hızlı şekilde beliren sözleri ve yine hızla yazılmış bir müziği var. Tabii ki en büyük hayallerden biri albüm. “I” karanlık ve sarsıcı bir şarkı. O da tekli olarak çıkacak. Bursa Belediye Konservatuarına giderdim, orada şan dersleri alırdım, gitar kursuna giderdim. . Prodüksiyon ve stüdyo süreci dahil her şey ilkti benim için. (Gülüyor. Tabii dinleyiciyle buluşmak, konserlere başlamak da istiyorum. İstanbul’da Avni Akyol Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi müzik bölümü’nü kazandım.

Depresif bir dans: Irmak Ecem ilk teklisi “I” ile dinleyiciyi derinlere götürüyor

. ) Yıllardır kurduğum o hayalim sihirli bir şekilde gerçekleşmiş oldu. Irmak Ecem’le yaratım yolculuğunu konuştuk. Lise dönemi gelince, “Kesinlikle güzel sanatlar okumalıyım” dedim. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümünü kazandım. O dönemde de “Bursa Bülbülü” için “Deli Ayten”i arıyordu. Bir sonraki şarkı belli. . Şarkı çok, sürekli üretiyorum. - Teklinin üretim süreci nasıl gerçekleşti? Yeni tekliler ve albüm bekleyebilir miyiz?“I” yazdığım ilk şarkılardan. “I” karanlık ve sarsıcı bir şarkı. Çok hızlı şekilde beliren sözleri ve yine hızla yazılmış bir müziği var. ",. O da tekli olarak çıkacak. O Ses Türkiye’ye 2018’de katıldım. ‘NEDENSE BEYAZ’I SEÇTİM’ - Sanırım bir O ses Türkiye deneyiminiz de var. Okulun son dönemlerinde müzikten uzaklaşmıştım. (Gülüyor. Ailede müzisyen yok ama ben küçük yaşlardan beri müzikle iç içeyim. Mezun olduktan sonra hem müzik hem oyunculuk bir arada sürdü yıllarca. Yarışmaya katılma sebebim çevremin yıllardır devam eden baskısıydı aslında. Beyaz ve Murat Boz döndü, Murat Boz, aynı okuldan mezun olduğumuz için ona gitmemi çok istedi ama ben nedense Beyaz’ı seçtim. Ben de gurur duyuyorum böyle güzel bir filmde onu temsil ettiğim için. Siz bir dinleyici olsanız, “I”yı nasıl yorumlardınız? “I” insanı hem hareketlendiren hem de sözleriyle derinlere, boğulduğu, utandığı, saklandığı yerlere götüren bir şarkı bence de. İki yıl önce evde besteler yapmaya başladığım dönemin meyvesi. Sanırım ilginç bir deneyim olmuştur. İstanbul’a döndüğümde seçmeler devam ediyordu, katıldım ve hemen çağırdılar. Dinleyici olsaydım şarkıyı yazarken hissettiğim ve olmasını istediğim o depresif ama dansa çağıran havayı yine hissederdim. Sözünü sakınmadan söyleyen, karanlığından korkmayan cesur bir karakter var içinde. Prodüksiyon ve stüdyo süreci dahil her şey ilkti benim için. Bursa Belediye Konservatuarına giderdim, orada şan dersleri alırdım, gitar kursuna giderdim. İstanbul’da Avni Akyol Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi müzik bölümü’nü kazandım. “Deli Ayten” rolü sizi nasıl buldu?Bursalı olduğum için “Deli Ayten” zaten çok iyi bildiğim bir karakterdi, Bursa’da heykeli bile vardır. - “I” ilk tekliniz ama uzunca süredir müzik ve sanatın diğer dallarıyla ilgilisiniz. (Gülüyor) Hayatıma oyunculuk girdiğinde kafamda sürekli “Deli Ayten”i ben oynamalıyım, hatta ben yazmalıyım, bir şekilde onu ben canlandırmalıyım” diye hayaller bile kurardım. Bize kendinizi kısaca tanıtabilir misiniz?Çocukluğum Bursa’da geçti. Seçtiğim şarkı O Ses Türkiye’nin hiçbir formatında söylenmemiş bir caz şarkısıydı, “All the Things You Are”. Tabii ki en büyük hayallerden biri albüm. Filmde çok fazla gözükmüyor “Ayten” ama adı bile geçse Bursalılar için çok özeldir. ) Önceki yıl Kıbrıs’taydım ve profesyonel ekiplerle sahne almaya, vokalimi ve sahnemi geliştirmeye, solist olarak özgüven kazanmaya başlamıştım. . Belli aralıklarla tekli yayımlamayı düşünüyorum. Vokal kayıtları Vibes Stüdyo’da alındı. . (Gülüyor)",Hem müzik alanında hem de oyunculukta yetenekli bir isim Irmak Ecem. Şarkının demosunu dijital ortamda hazırlamıştım, daha sonra işlerini çok beğendiğim Mete Birgören’le bir araya geldik ve prodüksiyon süreci başlamış oldu. Mix ve mastering’i ise vokal kayıtlarda beni inanılmaz rahatlatan ve de şarkının sesini iyice parlatarak işi başka bir seviyeye taşıyan Memet İncili yaptı. (Gülüyor. İsyan eden ama soğukkanlılığını koruyan bir kadın. Korkuyu kabullenmenin ve yenmenin bir manifestosu benim için o sözler. . Kendisi aynı zamanda geçen yıl Ata Demirer imzalı “Bursa Bülbülü” filminde memleketinin kendine özgü simalarından “Deli Ayten”i canlandırmıştı. Şarkının nakaratında yer alan “Hadi bul beni, etrafım sarıldı/ Çek vur beni, etrafım sarıldı” sözleri aslında o karanlığa bir davet. Tabii dinleyiciyle buluşmak, konserlere başlamak da istiyorum. BURSA’NIN ‘DELİ AYTEN’İ- “Bursa Bülbülü” filminde, kentin sevilen simalarından “Deli Ayten”i oynadınız. Oyunculuğa yeteneğim olduğunu, bölüm değiştirmek istediğimi hissettim ve üniversitede oyunculuk okumaya karar verdim. Konuşurken bir anda rolü teklif etti, hiç düşünmeden kabul ettim. Umarım o da olacak. İlk teklisi “I” ile müzik alanında çıkış yakalamayı hedefliyor. ) Yıllar geçti, yollarımız Ata Demirer’le kesişti. Mete şarkıya çok şey kattı, var olan duygusunu kaybetmeden benim kurduğum yapıyla çok oynamadan şarkıyı büyüttü, duymak istediğim sert, karanlık ama dans ettiren dünya zamanla oturdu ve ortaya çıkan ses ikimizin de çok hoşuna gitti. . (Gülüyor. - “I”da yoğun bir dans ritmi var ama hüzünlü sözleri de dikkat çekiyor.